Hatay’da deprem sonrası yapılan çalışmaları yerinde görmek için kente gelen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Hatay Valiliği’ni ziyaret ettikten sonra Hatay Havalimanı’nda incelemelerde bulundu. Burada basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Uraloğlu, havalimanının mevcut durumu ve yapılacak çalışmalar hakkında bilgi verdi.
HAVALİMANI ÇALIŞMALARI HIZLA DEVAM EDİYOR
Uraloğlu, Hatay Havalimanı’nın hem sivil hem de askeri amaçlarla kullanılan bir havalimanı olduğunu belirterek, “Burada hem sivil havacılık faaliyetlerini hem de insani yardım faaliyetlerini aksatmadan çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yeni pistimiz, terminal binamız, apronumuz, taksi yolumuz, kulemiz, itfaiye binamız, teknik bloğumuz, güç merkezimiz, yakıt depomuz, otoparkımız, bağlantı yollarımız ve diğer tesislerimizle birlikte Hatay Havalimanı’nı çok daha modern, çok daha konforlu ve çok daha işlevsel bir hale getireceğiz.” dedi.
Uraloğlu, Hatay Havalimanı’ndaki çalışmaların iş programına göre 2026’da tamamlanacağını ancak hedeflerinin bu tarihi 2025’e çekmek olduğunu söyledi.
Uraloğlu, “Biz Türk milleti olarak sonuç odaklıyız. Ne zaman başladığımız kıymetli olmakla beraber ne zaman bitireceğimiz de kıymetli. İş programına göre 2026 ama hedefimiz onu 2025’e çekmek. Bu konuda arkadaşlarımızla beraber çalışıyoruz. İnşallah Hatay Havalimanı’nı en kısa sürede Hataylıların hizmetine sunacağız.” diye konuştu.
Uraloğlu, Hatay Havalimanı’ndaki çalışmaların devam ettiği süre boyunca mevcut pistin kullanılmaya devam edeceğini, sivil havacılık seferlerinin ve insani yardım faaliyetlerinin aksamayacağını da vurguladı.
DEPREMDEN ETKİLENEN BÖLGELERDE ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR
Uraloğlu, Hatay programı kapsamında 6 Şubat depreminden etkilenen bölgelerde de incelemelerde bulunduğunu, insani ihtiyaçlar noktasında bir sıkıntının kalmadığını ancak kalıcı konutlarla ilgili çalışmaların devam ettiğini söyledi.
Uraloğlu, depremden sonra İskenderun’da sahil bandındaki durumla ilgili de çalışmalara başladıklarını aktararak, “Halihazırda beraber bulunduğumuz alan yapay dolgu. Burası 40-50 santimetre komple depremden sonra oturdu ve bunun risk teşkil ettiğini, suların içeriye bastığını biz görmüştük. Burada ‘sorumluluk kimindir?’ yaklaşımıyla değil, ‘Vaziyet edilmesi gerekir, bu sorumluluğu biz alalım’ düşüncesiyle Bakanlığımızdan arkadaşlarımızı gönderdik. Yaklaşık 1550 metrelik bir sahil bandında çalışmaları başlattık. Yaklaşık 45 metre denizin içerisinde de görünmeyen 30-35 metrelik bir bölüm var, enerjiyi açıkta kırıp sahile etkisini ortadan kaldırmayla ilgili bir çalışma.” dedi.
Uraloğlu, balıkçı barınağıyla ilgili de çalışmalar yürüttüklerini dile getirerek, İskenderun’u çepeçevre 3 kilometrelik yaklaşık bir hatta tahkimatla emniyet altına almış olacaklarını söyledi.
Uraloğlu, “Bundan sonra olası bir ani yağışlarda ve özellikle dalga hareketlerinde bunun önüne geçmeye çalışmış olacağız. Zaten yaptığımız proje bu dalga hareketlerinde, bitmemiş olsa dahi ne kadar işe yaradığını beraberce görmüş olduk.” diye konuştu.
Uraloğlu, daha sonra İskenderun’da denizin taşması sonucu iş yeri su basan esnafı ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde bulundu.
