Türkiye'nin Jeotermal Enerji Vizyonu
Jeotermal Enerji Derneği (JED) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kındap, Türkiye'nin jeotermal kaynak potansiyelinin "Anadolu coğrafyasının beyaz altını" olduğunu belirtti. Avrupa'da birinci ve dünya genelinde dördüncü sırada yer aldığımız jeotermal kaynaklardan daha fazla yararlanmayı hedefliyoruz.
Yerli ve Yenilenebilir Enerji İçin Hedefler
Kındap, 17 Ekim Dünya Jeotermal Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye'nin jeotermal potansiyelinin 62 bin megavat seviyesinde olduğunu vurguladı. Ancak bu potansiyelin sadece %11'inin kullanıldığını ifade etti. "Bu dev potansiyele rağmen elektrik enerjisi, seracılık uygulamaları, konut ısıtması ve termal turizm gibi alanlarda sadece 7 bin megavat seviyesinde bir kullanım sağlıyoruz," dedi.
Türkiye'nin Sıfır Emisyon Hedefine Katkı
Kındap, insanlar yüzyıllardır jeotermal zenginliklerden faydalandığını ifade ederek Türkiye'nin "2053 Net Sıfır" vizyonuna destek olabilecek bir enerji kaynağı olduğunu belirtti. Ayrıca, Türkiye'deki jeotermal uygulamaların dünya standartlarında yüksek teknoloji içerdiğinin altını çizdi.
Gelecek Hedefleri
"Bugün itibarıyla 1691 megavat seviyesinde olan jeotermal elektrik enerjisi kurulu gücümüzü, önümüzdeki yıllarda 5 bin megavata çıkarmak; 65 bin termal yatak kapasitemizi de 500 bin yatağa ulaştırmak hedefindeyiz," diyen Kındap, bu amaçların bilimsel temeli ve kaynak yeterliliği olduğunu vurguladı.
Tarımda Jeotermal Entegrasyonu
Kındap, ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı'nın Türkiye genelinde kurduğu 61 Organize Tarım Bölgesi'ni desteklediklerini belirterek, bu bölgelerin jeotermal kaynaklarla entegre olmasının önemine değindi. "Tarım sektöründe enerji maliyetlerinin önemli bir yer tuttuğunu göz önünde bulundurarak, jeotermal seralar sayesinde her türlü tarım ürününü en uygun koşullarda üretebiliriz," dedi.
Kındap, Türkiye'nin zengin iklimi ve toprakları sayesinde dünya çapında rekabetçi seviyelerde tarımsal üretim yapabileceğinin altını çizdi.