Tunus'ta Siyaset ve Yargı Arasındaki Kriz
Tunus, 6 Ekim tarihinde gerçekleştirilecek cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanırken, devletin yargı ve siyaset alanları arasında bir kriz derinleşiyor. Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu Açıklamada Bulundu
Tunus Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Faruk Buasker, 10 Ağustos 2023'te yaptığı açıklamada, 17 adaydan sadece 3'ünün başvurusunun kabul edildiğini duyurarak, bu üç adayın Kays Said, Zuheyr el-Mağzavi ve iş insanı Ayaşi Zamal olduğunu belirtti. Yargı Kararları Krize Yol Açtı
Kurulun, 6 Ekim seçimleri için sadece 3 adayın başvurusunu onaylaması, başvuruları kabul edilmeyen 3 adayın itirazlarını değerlendiren Tunus İdari Mahkemesi'nin "adaylıkları önünde herhangi bir engel yok" kararı vermesi üzerine siyaset ve yargı arasında belirgin bir gerginlik oluştu.
Adaylıkları reddedilen 6 kişi, yargıya başvurdu. Mahkemenin 2 Eylül'deki kararı Abdullatif el-Mekki, El-Munzir ez-Zenadi ve İmar Deymi gibi isimlerin adaylıkları için olumsuz etki yaratmadı, ancak Buasker, mahkeme kararının kendilerine ulaşmadığını belirterek listeyi değiştirmeyeceklerine dair açıklama yaptı. Adaylar Hakkındaki Suçlamalar
Adaylardan Mekki, 6 Ağustos 2023'te "seçmenleri etkilemek" suçlamasıyla 8 ay hapis ve ömür boyu yargı yasağına çarptırıldı. Diğer yandan Ayaşi Zamal hakkında sahte beyanda bulunduğu iddiasıyla bir dava açıldı. Zamal, gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldı ancak ardından tekrar gözaltına alındı. Kampanya Devam Ediyor
Zamal'ın kampanya sözcüsü Remzi el-Habbali, Zamal'ın gözaltına alınmasına rağmen seçim kampanyasına devam edeceklerini ifade etti. Tehlikeli Bir Dönemeç
Tunus İdari Mahkemesi ve mahkeme kararlarını tanımayan Seçim Kurulu'na karşı tepkiler yükseliyor. Tunus Genel İşçi Sendikası ve muhalefet partileri, aldıkları kararı kınadılar. Ahmed en-Nefati, Seçim Kurulu'nu mahkeme kararına uymadığı gerekçesiyle sert bir dille eleştirerek, "Bu karar, yargıyı kullanarak adaylara gözdağıdır" dedi.
Son olarak, Nahda Hareketi de 5 Eylül'de kurullarının yasaları ihlal ettiğini belirterek, alınan kararın kabul edilemez olduğunu vurguladı.