Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) bu yıl 55'incisi 20-24 Ocak tarihlerinde düzenlenecek yıllık toplantılarından önce yayımlanan Başekonomistler Görünümü Raporu, küresel ekonominin artan borç yükü ve siyasi belirsizlikler altında zayıf bir büyümeyle karşı karşıya kalacağını öngörüyor.
Rapora göre, araştırmaya katılan başekonomistlerin %56'sı bu yıl dünyada daha zayıf bir ekonomik büyüme beklerken, yalnızca %17'si iyileşme öngörüyor. ABD ekonomisine ilişkin incelemelerde, ekonomistlerin %44'ü burada güçlü bir büyüme görüleceğini tahmin ediyor. Ancak, uzun vadeye dair daha temkinli bir görünüm ön planda.
Başekonomistlerin %61'i, ABD'deki başkanlık seçimlerinin küresel ekonomide uzun vadeli etkiler yaratacağına inanıyor. Ayrıca, katılımcıların %97'si ABD kamu borcunun artacağını, %94'ü ise daha yüksek enflasyon beklediklerini belirtiyor.
Avrupa, üst üste üç yıl boyunca ekonomik büyüme açısından en zayıf bölge olmaya devam ediyor. Rapordaki verilere göre, ekonomistlerin %74'ü Avrupa'da bu yıl "zayıf veya çok zayıf" ekonomik büyüme öngörüyor.
Çin ekonomisinde ise, tüketici talebindeki durgunluk ve üretim zayıflığı büyüme ivmesini yavaşlatacak. Bu durum, küresel ekonomideki toparlanmanın daha dengesiz ve belirsiz olmasına yol açacak. Ekonomistler, ABD'de %64, Avrupa'da %81 oranında daha gevşek para politikası izleneceğini öngörüyor.
Rapor, ticaret savaşlarının yayılma riski ile ilgili endişeleri de gündeme getiriyor. Araştırmaya katılan başekonomistlerin %94'ü, gelecek üç yılda küresel mal ticaretinin daha parçalı bir yapıya kavuşacağını, %59'u ise hizmet ticaretinde benzer bir eğilim yaşanacağını öngörüyor.
İşgücü hareketliliğinin engellerinin artacağı ve teknoloji ile veri transferlerine kısıtlamaların genişleyeceği de belirtiliyor. WEF Ekonomik Büyüme ve Dönüşüm Başkanı Aengus Collins, ekonomik görünümün on yılların en zayıf seviyesinde olduğunu vurgulayarak, işbirliğinin teşvik edilmesinin her zamankinden daha fazla önem taşıdığını ifade etti.