İsrail’in 7 Ekimden bu yana Gazze’ye yönelik saldırıları devam ederken İsrailli yetkiler arasında da krizler yaşanmaya başladı. İsrail’de üst düzey emniyet yetkilisi, aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in “gerekli kriterleri” gözetmeden İsrailli sivilleri silahlandırma kampanyasına tepki göstererek görevinden istifa etti.
İsrail devlet televizyonu KAN’ın haberine göre, Ben-Gvir’in başında bulunduğu Ulusal Güvenlik Bakanlığına bağlı Ateşli Silahlar Şube Müdürü Yisrael Avisher, Ben-Gvir’in kriter gözetmeden İsrailli sivillere silah dağıtma politikasına tepki göstererek istifasını sundu.
Avisher, geçen hafta İsrail Meclisinde yapılan bir oturumda, İsrail’deki Yahudi vatandaşlarına silah ruhsatı çıkarılmasını sağlamak için liyakati olmayan kişilerin Bakanlığa görevli olarak atandığını duyurdu.
“ŞEKER GİBİ SİLAH DAĞITIYORLAR”
Haaretz gazetesine konuşan İsrailli üst düzey bir güvenlik yetkilisi de, bu durumun “felakete davetiye çıkardığını” belirterek, “Şeker gibi silah dağıtıyorlar. Silah ruhsatı çocuk oyunu değildir. Bakanlıkta neredeyse hiçbir denetim yok.” ifadelerini kullandı.
Muhalefetteki Yeş Atid (Gelecek Var) Partisi Milletveki Yoav Segalovitz de Bakan Ben-Gvir’e tepki gösterdi.
Segalovitz, X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bakan Ben-Gvir, hükümet gücünü kullanarak kamu görevlilerini terörize ediyor.” ifadelerini kullandı.
Segalovitz, Ben-Gvir hakkında “görevi kötüye kullanma suçunda cezai soruşturma başlatılması” gerektiğini belirtti.
AŞIRI SAĞCI BAKAN BEN-GVİR, GERİ ADIM ATMIYOR
Öte yandan yüzbinlerce İsrailli sivili ve yerleşimciyi silahlandırma kampanyası ile gündeme gelen Bakan Ben-Gvir, Avisher’e tepki göstererek İsraillilere silah dağıtma konusunda taviz vermeyeceğini duyurdu.
Filistinlilere karşı ırkçı ve ayrımcı söylemleri ve Yahudi üstünlükçü siyasetiyle tanınan Ben-Gvir, X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “İsrail vatandaşlarına silah dağıtımı konusundaki politikasının net ve sürekli olduğunu” ifade etti.
Ben-Gvir, şunları kaydetti:
“Bu politikayı uygulamaya devam etmeyenler, bu ve benzeri departmanlarda sol kesimin saldırılarının baskısıyla karşı karşıya kalanlar, İsrail savaştayken ve kriterleri karşılayan mümkün olduğu kadar çok sayıda vatandaşın silahlandırılması gerektiği bu zamanda Ateşli Silahlar Şubesinin Müdürü olarak göreve devam edemezler. İsrail savaşta: Konseptin dışına çıkmalıyız!”
SİLAHLI BİR İSRAİLLİ, “SALDIRGAN” SANILARAK ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
Söz konusu gelişme, İsrailli silahlı bir yerleşimcinin İsrail polisi tarafından “saldırgan” sanılarak öldürüldüğü olayı hatırlattı.
Batı Kudüs’te 31 Kasım’da düzenlenen silahlı saldırıda 4 İsraillinin öldüğü belirtilmişti.
Ölen dördüncü kişinin “saldırgan” zannedilerek İsrail güçlerince vurularak ağır yaralanan ve hastanede yaşamını yitiren İsrailli silahlı bir yerleşimci olduğu ortaya çıkmıştı.
İsrail polisi, olayla ilgili soruşturma başlatmış, ancak yerleşimcinin öldürülmesinin “meşru müdafaa” olduğunu savunmuştu.
Bu olay, İsrail’de sivillerin silahlanmasının tehlikelerine dikkat çekmişti.