Gazze Şeridi'nde İnsanlık Dışı Saldırılar
Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, Kemal Advan Hastanesi'nin çevresinde bulunan Filistinlilerin zorunlu göçü devam ederken, İsrail ordusunun saldırıları sonucunda yaşanan insanlık dışı muameleler akıllarda soru işaretleri bırakıyor. 27 Aralık'ta meydana gelen olayda, İsrail askerleri hastaneyi kuşatmış, sağlık personeli, hastalar ve refakatçilerini zorla dışarı çıkarmış ve hastanenin birçok bölümü ateşe verilmiştir.
Filistinlilerin Tanıklıkları
Gazze'deki Hükümetin medya ofisi, İsrail ordusunun Kemal Advan Hastanesi'ni yakarak hizmet dışı bıraktığını belirtmiştir. Alıkonulan Filistinliler, yaşadıkları ve tanık oldukları saldırılar konusunda Anadolu Ajansı muhabirine açıklamalar yaptı.
Gazeteci Muhammed Şerif, alıkonuldukları sürede İsrail askerlerinin kendilerini darbettiğini, durumlarının kötüleştiğini ve yaralıların zorla sorgulandığını ifade etti. Şerif, "İsrail askerleri, hasta, yaralı, sivil ya da sağlık personeli alıkoyduğu tüm Filistinlilerin üstlerini aradı; darbetti. Bir yaralının ayağındaki plağı zorla çıkardılar," dedi.
Mağdurlardan yaralı Filistinli Abdurrahman Reyyan, alıkonuldukları sırada İsrail askerlerinden şiddet gördüğünü belirtti. Reyyan, "Kısa bir süre önce ayağıma dışarıdan plak takıldı ve askerler beni kasten yere düşürdü," diyerek yaşadığı travmanın detaylarını paylaştı.
Kadınlara Yönelik Tehditler
Yaralı Filistinli Iz el-Esud da, İsrail askerlerinin alıkonulan kadınlardan başörtülerini çıkarmalarını talep ettiğini aktardı. Bu durum, bölgedeki insanlık durumu üzerinde tüm dünyanın dikkatini çekecek şekilde kaydedildi.
İsrail’in Zorla Yerinden Edilme Stratejisi
İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyine yönelik sık sık yayımladığı tahliye emirleri, 'Generallerin Planı' olarak adlandırılan geniş kapsamlı bir stratejinin uygulandığını düşündürmektedir. Bu plan, Filistinlilerin Gazze'nin kuzeyinden zorla tehcir edilmesini ve silahlı direnişçilerin 'ölüm ya da teslim olma' arasında bir tercih yapmalarını öngörüyor.
Bölgedeki gelişmeler, uluslararası insani yardım kuruluşlarının ve Birleşmiş Milletler'in gözlemlediği korkunç bir duruma işaret etmektedir. İlgili raporlar, karşı karşıya kalınan insani krizin boyutlarını gün yüzüne çıkarmayı sürdürüyor.