Belçika üç federal bölgeden oluşur. Brüksel Belçika’nın başkentidir. Eski zamanlarda bataklık olan bölge zamanla kurumuş ve buraya kent yapılmıştır. Brüksel, bataklık içindeki şehir demektir. Avrupa Birliği veya Avrupa’nın başkenti denilmektedir. NATO kuruluşu da Brüksel merkezlidir. Bu politik kuruluşların Brüksel’de olmasından dolayı hareketli politik bir yaşama ev sahipliği yapar. Mimari yapısı, müzeleri, kendine has yapısı ile gezginleri kendisine çekmektedir.
Görülmesi Gereken Yerler Nelerdir?
Müzeler;
- Kraliyet Güzel Sanatlar Müzesi
- Belçika Karikatür Müzesi
- Müzik Enstrümanları Müzesi
- Kraliyet Silah ve Askeri Müzesi
- Horta Müzesi
- Şehir Müzesi
- Cacao and Chocolate Museum
Ünlü Yerleri;
- Grand Palace
- Manneken Pis
- Atomium
- Mini Europe
- Gudula ve St. Michael
- Brüksel Kraliyet Sarayı
- Cinquantenaira Park
- Hotel de Ville
- Autoworld
- Basalica Of The Sacred Heart
- Royales Saint Hubert Galerileri
- Mont des Art
- Bourse de Bruxelles
Gezilmesi Gereken Yerlerin Özellikleri Nelerdir?
Belçika Kraliyet Güzel Sanatlar Müzesi: Batı kültürünü en eskiden yeniye yansıtan bu müzede tarihe tanıklık etmek mümkündür. Müze gezmeyi sevenler için vazgeçilmez eserlerin bulunduğu müzedir. Turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği alanlardan birisidir.
Belçika Karikatür Müzesi: Belçika’daki karikatürün nasıl geliştiğini gözlemlemek için mükemmel bir yerdir. Sanat tutkunlarının uğrak yerlerinden birisi olan Belçika Karikatür Müzesi, 1984 yılında açılmıştır. Kâr amacı gütmeyen kuruluş, sanat severleri ve sanatın gelişimini gözlemlemek isteyenlere ziyarete açıktır.
Belçika Müzik Enstrümanları Müzesi: 1877 yılında kurulmuş olan müzede, tüm ülkelerde kullanılmış olan enstrümanlar sergilenmektedir. Müzik tutkunlarının çok sıklıkla ziyaret ettiği yerler arasındadır.
Belçika Kraliyet Silah ve Askeri Müzesi: 1923 yılında açılmıştır. Lois Locatone orduda görev yaptığı dönemlerde dokuz yüz parça toplamıştır. Onun topladığı parçalar müzede sergilenmektedir. Alman silahlı kuvvetlerine ait havacılık gereçleri, zırhlar ve donanma araç gereçlerinden oluşmaktadır. Eski askeri madalyonlar ve f16 uçağı müzede görülmesi gerekenler arasındadır.
Belçika Horta Müzesi: Belçika’nın en ünlü sanatçılarının eserlerinin sergilendiği bir yerdir. Bu sanatçı Victor Horta’dır. Müze sanatçının hayatını ve çalışmalarını ziyaretçiler ile buluşturmaktadır.
Brüksel Şehir Müzesi: Sanatın her halini içinde barındıran Şehir Müzesi, ziyaretçilerine şehrin kurulum aşamasından bugünlere kadar gelinen zamanını aktarmak istemektedir. İçerisinde fotoğraflardan, tablolara, halılara ve modellere rastlamak mümkündür.
Belçika Cocao & Chocolate Museum: Belçika’yı ünlü çikolataları ile tüm dünya tanımaktadır. Brüksel Kakao ve Çikolata Müzesinde çikolatanın yapım aşamasını, tarihini ve ana malzemesi olan kakaonun nereden geldiğini görebilmek mümkündür.
Belçika Grand Palace: Flamanca dilinde büyük pazar demek olan Grote Mark yani Grand Palace, şehrin ticaret, politika ve kültürün kalbidir. Eski zamanlardan beri bu şekilde gelmektedir. Şehrin merkezini gezmek, Brüksel’i canlı izlemek demektir. Turistlerin oldukça ilgisini çekmektedir.
Manneken Pis: Özgürlüğün, cesaretin ve ilhamın öncüsü olarak görülmekte olan Manneken Pis, dilimize ‘’İşeyen Çocuk’’ olarak çevrilmiştir. Bu heykelin büyüklüğü 61 cm’dir. Turistlerin ve gezginlerin ilgi odağı haline gelmiş olan bu heykel, Brüksel’de oldukça meşhurdur.
Atomium: Demir kristalinin 165 milyar kat büyütülmüş hali olan heykel, 1958 yılında Expo fuarı için yapılmıştır. Atom heykelinin bulunduğu yerde bazı zamanlar sergiler ve çeşitli aktiviteler yapılmaktadır. Brüksel’in simgesi olan Atomium, turistlerin yoğun ilgisini çekmektedir.
Mini Europe: Mini Avrupa’nın maketini görmek isteyenler, 80 kentin yapısını görerek bir Avrupa turu yapmış oluyor. 350’den fazla mimari yapıyı, sokakları ve caddeleri görmek mümkündür.
St. Gudula ve St. Michael: Büyülü, güzel ve mimari açıdan gotik olan katedral, zamanında Brüksel’in patronlarının adını almıştır. Tarihi sekizinci yüzyıla dayanmaktadır. Bu muhteşem dini yapı, turistleri kendisine çekmektedir.
Brüksel Kraliyet Sarayı: Brüksel’in merkezi kabul edilmektedir. Kraliyet ailesinin sembolik sarayıdır. Kral ve Kraliçe burada yaşamamaktadır. Ziyaretçilere açık olan Saray, görkemli yapısı ile insanları büyülüyor.
Belçika Cinquantenaira Park: 1880 yılında Belçika’nın kuruluşunun 50. Yıl dönümü için yapılmıştır. İçerisinde parklar, bahçeler, göller ve şelaleler bulunmaktadır. Belçika’ya gelenler mutlaka ziyaret ettikleri yerdir.
Hotel de Ville: Brüksel’de bunan orta çağ gotik mimari yapısına sahip olan bu yapı, belediye olarak kullanılmaktadır. Orta Çağ’ın mimarisine tanık olmak isteyenler burayı ziyaret ederler.
Autoworld: Otomobil sergisinde, insanlık tarihinde kullanılmış en eski otomobiller ile birlikte kraliyet ailesinin kullandığı arabalar da sergilenmektedir. Arabalara merakı olanlar ve teknolojinin ilerleyişini izlemek isteyenler için mükemmel bir sergidir.
Basalica Of The Sacred Heart: Belçika’nın bağımsızlığına kavuşmasının 75. Yıl dönümü için yapılmıştır. İnşası 1969 yılında tamamlanmıştır. Dünyanın en büyük beşinci kilisesidir. Büyüklüğü sebebi ile Brüksel şehrinden gözükmektedir.
Royales Saint Hubert Galerileri: 1847 yılında açılmıştır. Üç bölümden oluşan pasaj oldukça büyüktür. Kral bölümü, kraliçe bölümü ve prens olarak ayrılmıştır. Brüksel’de kültürü görülebileceğiniz bu yerde sinema, kitap satıcıları ve klasik-çağdaş eserlerin şovları düzenlenmektedir.
Mont des Art: Brüksel’in tepesinde halka açık bir yerdir. Bu yerde Kraliyet Kütüphanesi ve Ulusal Arşivler yer almaktadır. Bazı ulusal toplantılar da bu yerde yapılmaktadır. Tarihi yapıyı görmek isteyenler için gezilmesi gereken yerler arasındadır.
Bourse de Bruxelles: 1801 yılında Napolyon Kararnamesi ile kurulmuştur. Brüksel borsasıdır. Eski zamanlardan kalan şaşalı yapısını görmek isteyenlerin ziyaret etmesi gereken yerlerdendir.