Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Habertürk canlı yayınında dış politika gündemini değerlendirdi. NATO’ya ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Fidan, ittifakın Türkiye'nin terörle mücadele konusundaki endişelerini anlaması ve bu konuda hassasiyet geliştirmesi gerektiğini vurguladı.
Fidan, “Bizim için önemli olan, birincisi terörle mücadele konusunda ittifakın özellikle Türkiye'nin de endişelerini anlayacak ve kapsayacak şekilde bir hassasiyet geliştirmesi,” dedi. Türkiye'nin bu önceliklerinin daha önceki NATO zirvelerinde gündeme getirildiğini ve bu taleplerin yapısal hale getirilmesi gerektiğini belirtti.
BRICS VE TÜRKİYE'NİN DIŞ POLİTİKASI
Fidan, Türkiye'nin BRICS'e katılmasını "eksen kayması" olarak görenler olduğunu ifade etti ve Türkiye'nin dış politikasında eksen kaymasının gündemden çıkarıldığını belirtti. Türkiye'nin BRICS meselesine bakarken özellikle alternatif ekonomik platformların dünyada nasıl şekillendiğini yakından takip ettiğini söyledi.
BRICS’in G7’nin bir alternatifi olup olmadığına ilişkin soruya ise Fidan, "G7 daha fazla siyasi konuların, aynı stratejik hedefleri, aynı medeniyet alanını düşünen ülkelerin bir araya geldiği bir yer. BRICS ise ekonomik amaçlı başlamış bir platform," yanıtını verdi.
RUSYA ZİYARETİ VE GÖRÜŞMELER
Fidan, BRICS+ toplantısına katılmak üzere gittiği Rusya ziyaretinde Moskova ve Nijniy Novgorod’ta temaslarda bulunduğunu belirtti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Rus devlet sisteminde önemli birçok aktörle bir araya geldiğini anımsatan Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilerleyen günlerde Putin ile Kazakistan’da bir araya gelme ihtimalinin olduğuna işaret etti.
Rusya'yla ilişkilerde şu anda özellikle Suriye, Ukrayna, ikili işbirliğinde enerji konuları, ticaret hacmiyle ilgili meselelerin önemli olduğunu vurgulayan Fidan, "Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş devam ettiği sürece bu risk devam edecek. Bundan kaçış yok. Çünkü her iki taraf da birbirine daha fazla hasar vermek için nitelikli daha farklı silahları, oyun değiştirici daha farklı yöntemleri kullanmak durumunda kalacaklar," dedi.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI VE BARIŞ ÇABALARI
Ukrayna konusunda özellikle barışın esas olduğunu ve bu noktada Rusya'nın duruş belirlemesi gerektiğine dair Türkiye’nin görüşlerini muhataplara ilettiklerini anlatan Fidan, "21. yüzyıldayız, 500 binden fazla insanın öldüğü, bir ülkenin altyapısıyla üstyapısıyla yok olmak üzere olduğu, milyonlarca insanın yerinden edildiği ve savaşın Rusya'nın içine taşındığı bir durumdayız. Bu yaygınlaşmayı artık kaldıracak durumda değiliz," şeklinde konuştu.
SURİYE’DEKİ DURUM
Suriye'deki durumu da değerlendiren Fidan, “Suriye'yle ilgili esas itibarıyla Rusların da bizim tarafın da şu ana kadar başardığı en önemli şey, rejimle muhalifler arasındaki savaşın şu an itibarıyla devam etmiyor oluşu,” dedi. Fidan, Suriye'nin, ülkedeki anayasal sorunları gidermede ve göçmenleri geri getirmede yeterince istifade edemediğini belirtti.
NATO ZİRVESİ VE TERÖRLE MÜCADELE
9-11 Temmuz'da Washington'da düzenlenecek NATO Zirvesi'ne ilişkin açıklamalarda bulunan Fidan, “Bizim için önemli olan, birincisi terörle mücadele konusunda ittifakın özellikle Türkiye'nin de endişelerini anlayacak ve kapsayacak şekilde bir hassasiyet geliştirmesi,” dedi.
Fidan, PKK/YPG terör örgütü konusunda NATO müttefikleriyle yaşanan güven problemlerine de değindi ve "YPG konusunda problemli olduğumuz ülkeler, Amerika, İngiltere, biraz da Fransa. Amerika'nın çok, İngiltere arkasından çok görüntü vermeden... Oradaki varlığını devam ettirme adına Amerika'nın bulunduğu bütün operasyonlarda o da bulunuyor, o da bu işin içerisinde. Biz her düzlemde bu sıkıntıyı söylüyoruz. Bunun ittifakın ruhuna aykırı olduğu, Türkiye'nin böyle bir gerçekle artık yaşayamayacağı konusunda mümkün olan en üst düzeyli diplomasiyi devam ettiriyoruz," diye konuştu.
AVRUPA’DA YÜKSELEN AŞIRI SAĞ
Avrupa'da aşırı sağın yükselmesinden Türkiye'nin nasıl etkileneceğine ilişkin soruyu yanıtlayan Fidan, "Tehdit tanımına girdiğimiz zaman, yurt dışında yaşayan soydaşlarımıza da tehdit oluşturan hususları da tehdit olarak algılıyoruz. Sadece sınırlarımız içerisinde değil, aşırı sağın, çok sabıkalı bir tarihi var Avrupa'da, özellikle Türk ve Müslüman kitlelere yönelik. Bu gerçeklik ortadayken bizim bunu bu şekilde takip etmemiz fevkalade normal," şeklinde konuştu.
Fidan, AB'nin Türkiye ile olan ilişkisinin her zaman "aşırı sağ iktidardaymış" gibi olduğuna değinerek, Avrupa'nın inşa edilen temel değerlere aykırı hareket ettiğini vurguladı. Avrupa'daki aşırı sağ hareketlerin kendini meşrulaştırmak için "siyonist" olduğunu aktaran Fidan, bu durumun aşırı sağ hareketin menfaatlerini korumak için olduğunu belirtti.
