Almanya'da 23 Şubat 2025'te gerçekleştirilecek erken genel seçimler, ülkedeki üç yıllık istikrarsızlık ve belirsizliği sona erdirme fırsatı olarak öne çıkıyor. Bu seçimler, Siyasi, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'ndan (SETA) Berlin Araştırma Direktörü M. Erkut Ayvaz tarafından kaleme alınan 'Almanya'da 16 Aralık 2024 Güven Oylaması ve Erken Seçim Süreci' başlıklı makalede detaylandırılıyor.
Makaleye göre, Federal Meclis'te 16 Aralık'ta yapılacak güven oylaması, erken seçimlerin önünü açabilir. Mevcut koalisyonun çözülmesi, Almanya Şansölyesi Olaf Scholz'un meclisteki çoğunluğunu kaybetmesi ile sonuçlandı. 6 Kasım 2024 tarihinde koalisyonun dağılması Almanya'da büyük bir siyasi kriz yarattı ve bu durum, 23 Şubat 2025 için erken seçim kararı alınmasına yol açtı.
Alman Anayası, hükümetin sonlandırılmasında görevdeki şansölyeye önemli yetkiler tanırken, güven oyuna ilişkin süreç de önemli bir yer tutuyor. Anayasa'nın 68. maddesi gereğince güvenoyunun olumsuz sonuçlanması durumunda, şansölyenin önerisi üzerine Federal Meclis, Cumhurbaşkanı tarafından feshedilebiliyor.
Almanya'da 6 Kasım'da FDP'nin koalisyondan ayrılmasının ardından SPD ve Yeşiller ile azınlık hükümeti olarak sürecine devam eden hükümet, seçimlere kadar bazı yasa tasarılarını meclisten geçirmeyi umuyor. Ancak muhalefetin bu süreçte sağlayacağı destek, belirsizliğini koruyor.
Seçim kampanyasında, Alman ekonomisinin durumu, koalisyon hükümetinin başarısızlıkları ve Ukrayna'daki savaşın etkileri gibi konuların gündeme gelmesi bekleniyor. Özellikle Ukrayna'ya gönderilmeyen askeri yardımlar hususunda Başbakan Scholz ile muhalefet arasında yaşanacak tartışmalar dikkat çekebilir.
2024 Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde, aşırı sağcı AfD partisi, göç ve güvenlik üzerine popülist söylemler geliştirerek dikkat çekecek. Seçimlerde ise ilk kez dört başbakan adayı yarışacak, bu da Alman siyasi tarihinde bir değişimin habercisi. Anketlerde öne çıkan CDU/CSU ve AfD, seçim sonrası koalisyon olasılıklarını şekillendirecek.