DOLAR
34,39 -0,22%
EURO
36,23 0,02%
ALTIN
2.838,92 -0,14%
BITCOIN
3.029.984,93 -0,35%

ABD'nin Büyükelçiliği'nden Husilere Tepki

Husilerin 3 yıldır alıkoyduğu ABD Büyükelçiliği çalışanları hakkında yeni endişeler ortaya çıktı.

Yayın Tarihi: 20.10.2024 16:58
Güncelleme Tarihi: 20.10.2024 16:58

ABD'nin Büyükelçiliği'nden Husilere Tepki

ABD Büyükelçiliği, Husilerin Alıkoyduğu Çalışanlar İçin Endişeli

ABD'nin Sana Büyükelçiliği, Yemen'deki Husiler tarafından 3 yıldır alıkonulan elçilik personeliyle ilgili derin kaygılarını dile getirdi.

Yazılı Açıklama Yapıldı

Büyükelçilik, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, "Husilerin büyükelçiliğe bağlı yerel çalışanları hukuksuz bir şekilde alıkoymasının üzerinden üç yıl geçti. Birçok Yemenli mevkidaşımız asılsız suçlamalarla yargılanabilir. Bizler onların durumu için endişeliyiz. Hem bu çalışanların hem de BM, sivil toplum kuruluşları ve diplomatik misyonların tüm personelinin serbest kalana kadar rahat etmeyeceğiz," ifadelerine yer verdi.

Husilerin Baskınları ve Alıkoymalar

Husiler, 2021 yılında ABD'nin Sana Büyükelçiliğine düzenledikleri bir baskında, yerel çalışanlardan bazılarını alıkoymuştu. Ayrıca, Birleşmiş Milletler (BM) de haziran ayında Husilerin 11 BM personelini gözaltına aldığını bildirerek durumu endişe verici bir şekilde vurgulamıştı.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, 13 Ağustos'ta yaptığı açıklamada, Husilerin Sana'daki BM İnsan Hakları Ofisi'ne baskın düzenleyerek personeli gözaltına aldığını açıkladı. Türk, geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamada Yemen'de Husiler tarafından keyfi olarak tutulan BM personelinin sayısının 17'ye ulaştığını belirterek, bu kişilerin derhal ve koşulsuz serbest bırakılmaları gerektiğini ifade etti.

Husilerin Savunması

Husiler, bu gözaltıların gerekçesi olarak "insani yardım kuruluşları kılıfı altında çalışan ABD-İsrail casus ağı üyelerinin" gözaltına alındığını öne sürdü. Yemen'deki diplomatik misyonların büyük bir kısmı, Husilerin Sana ve diğer bazı şehirlerde kontrolü ele geçirmesinin ardından 2015 yılı başlarında bölgeyi terk etmiş bulunuyor.